App Store ve Play Store Uygulama Yayınlama Ücretleri

Mobil uygulama geliştiren firmalar veya bireysel geliştiriciler, uygulamalarını dijital platformlarda yayımlamadan önce, belirli ücretleri ödemek zorundadırlar. Bu ücretler, genellikle uygulamanın platforma yüklenmesi ve yayında kalabilmesi için gerekli olan hizmet bedelleridir. Apple App Store ve Google Play Store gibi en yaygın mobil uygulama mağazaları, geliştiricilerin uygulamalarını yükleyebilmeleri için yıllık üyelik ücretleri talep etmektedir. Ancak her platformun ücret yapısı ve şartları farklıdır. Bu yazıda, her iki platformda da uygulama yayınlama sürecinde karşılaşılan ücretler detaylı bir şekilde incelenmiştir.

Apple App Store Uygulama Yayınlama Ücretleri

Apple, App Store üzerinde uygulama yayımlamak isteyen geliştiricilerden yıllık bir ücret talep etmektedir. Bu ücret, Apple Developer Program üyeliği kapsamında alınır. Apple Developer Program’a katılmak için gerekli olan ücret, 2025 itibariyle yıllık 99 USD olarak belirlenmiştir. Bu ücret, geliştiricilere, uygulamalarını App Store’a yükleyebilme ve Apple ekosisteminde (iOS, iPadOS, macOS, tvOS ve watchOS) yayımlama hakkı tanır. Bu süreç, sadece iPhone ve iPad gibi cihazlarda çalışan uygulamalarla sınırlı kalmaz; Apple’ın geniş platform yelpazesinde yer almak isteyen uygulamalar için de bu üyelik gereklidir.

Apple Developer Program’a üyelik, yalnızca uygulama yüklemekle kalmaz, aynı zamanda geliştiricilere çeşitli avantajlar sunar. Bu avantajlar arasında, uygulama içi testler yapabilmek, uygulama güncellemelerini hızlı bir şekilde gerçekleştirebilmek ve Apple’ın sağladığı diğer teknik araçlara erişim sağlamak yer alır. Örneğin, iCloud gibi bulut depolama servislerine entegrasyon, uygulama içi satın alımların yönetimi, uygulama içi analiz araçları ve TestFlight ile beta testlerini gerçekleştirme gibi hizmetler bu ücretin içindedir. TestFlight, geliştiricilerin uygulamalarını gerçek kullanıcılarla test etmelerini sağlayarak uygulama geliştirme sürecini daha verimli hale getiren bir araçtır. Bu araç sayesinde, geliştiriciler uygulamalarını daha geniş bir kullanıcı kitlesine sunmadan önce test edebilir ve olası hataları tespit edebilirler.

Apple Developer Program üyeliği bir yıl süreyle geçerli olup, sürenin sonunda yenilenmesi gerekmektedir. Yenileme ücreti, ilk üyelik ücretiyle aynıdır ve bir yıllık süre dolmadan üyelik yenilenmezse, uygulamanız App Store’dan kaldırılabilir. Bu da, özellikle uzun vadeli projeler üzerinde çalışan geliştiriciler için dikkat edilmesi gereken bir noktadır. Üyelik süresi bitmeden önce yenileme yapılması, uygulamanızın sürekliliğini sağlamak adına önemlidir. Aksi takdirde, uygulamanın App Store’daki erişilebilirliği kesintiye uğrayabilir.

Apple, uygulama içi satışlar ve uygulama içi abonelikler üzerinden de komisyon almaktadır. Bu komisyon, uygulama geliştiricilerinin elde ettikleri gelirlerden belirli bir yüzdede alınır. Apple, genellikle uygulama içindeki satışlardan %15 ile %30 arasında bir komisyon talep etmektedir. Bu oran, uygulamanın türüne ve gelir modeline bağlı olarak değişebilir. Örneğin, oyunlar ve içerik uygulamaları, abonelikler veya uygulama içi satın alımlar yoluyla gelir elde ediyorsa, Apple, genellikle %30’luk bir komisyon alır. Ancak, bazı özel durumlarda bu oran %15’e kadar inebilir. 2021 yılında Apple, abonelik tabanlı gelir modeli kullanan uygulamalar için komisyon oranını %15’e indirmiştir. Bu değişiklik, uzun süreli kullanıcı bağlılığı gerektiren uygulamalar için önemli bir gelişme olmuştur.

Apple, geliştiriciler için daha iyi bir gelir modeli sunmayı hedeflemektedir. Özellikle uygulama içi abonelikler, geliştiricilerin sürdürülebilir gelir elde etmelerini sağlayan bir yol olarak öne çıkmaktadır. Apple, bu tür uygulamalara daha cazip bir komisyon oranı sunduğunda, daha fazla geliştiriciyi bu iş modelini tercih etmeye teşvik etmektedir. Bununla birlikte, uygulama içi satın alımlar ve abonelikler, Apple’ın platformunda yüksek gelir elde eden önemli kategorilerdir. Bu, aynı zamanda Apple’ın App Store ekosistemindeki en büyük gelir kaynaklarından biridir.

Uygulama içi satın alımlar, kullanıcıların uygulama içerisinde ekstra içerikler, sanal ürünler veya premium özellikler satın almalarına olanak tanır. Bu modelde, geliştiriciler kullanıcıların uygulama içindeki harcamalarından belirli bir gelir elde ederler. Apple, bu tür satın alımların üzerinden komisyon alarak gelir elde etmektedir. Aynı şekilde, abonelik modelleri de benzer şekilde işleyiş gösterir. Kullanıcılar aylık veya yıllık abonelik ücretleri ödeyerek uygulamanın belirli premium özelliklerine erişim sağlayabilirler. Apple, bu tür gelir modellerinin önemli bir parçasıdır ve geliştiricilere sürekli olarak gelir elde etme imkânı sunar.

Apple, yalnızca uygulama geliştiricilerinden komisyon almakla kalmaz, aynı zamanda uygulama içindeki reklamlar ve diğer gelir kaynakları üzerinden de gelir elde eder. Bu, özellikle oyunlar gibi uygulamalar için geçerli bir durumdur. Oyun içi reklamlar, geliştiricilere ek gelir sağlarken, Apple da bu reklam gelirlerinin bir kısmını alabilir. Bu tür gelir paylaşımı modeli, uygulama ekosistemini sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlar.

Apple App Store’da Uygulama Yayınlamak İçin Ekstra Maliyetler

Apple, uygulama geliştirme sürecinin başlangıcında olduğu gibi, devamında da geliştiricilere çeşitli maliyetler yükleyebilir. Bunlar arasında uygulama tasarımının yapılması, yazılım geliştirme araçlarının lisansları, uygulamanın test edilmesi ve güncellemeler için yapılan çalışmalar yer alır. Özellikle büyük ölçekli projeler, daha fazla maliyet gerektirebilir. Ayrıca, Apple’ın sunduğu çeşitli araçlar ve hizmetler için ek ücretler alınabilir. Örneğin, Apple’ın uygulama analiz araçları, uygulama içi satışlar ve kullanıcı verilerini toplamak için kullanılan sistemler, bazı durumlarda ücretli olabilir.

Apple App Store üzerinden uygulama yayımlamak isteyen geliştiriciler, başlangıçta yıllık bir ücret ödeyerek Developer Program’a katılmak zorundadırlar. Ancak, bu ücretin karşılığında sunulan geniş platform erişimi, test araçları ve diğer ek hizmetler, uygulama geliştirme sürecini kolaylaştıran önemli avantajlar sağlar. Uygulama içi satışlar ve abonelikler üzerinden alınan komisyonlar ise, Apple’ın gelir modelini oluşturur ve geliştiricilerin sürdürülebilir bir gelir elde etmelerine olanak tanır. Apple, uygulama ekosistemini sürekli olarak geliştirmek ve geliştiricilere daha fazla gelir fırsatı sunmak için yenilikçi çözümler sunmaya devam etmektedir.

Google Play Store Uygulama Yayınlama Ücretleri

Google Play Store’da uygulama yayımlamak isteyen geliştiriciler için, üyelik ücreti bir defaya mahsus olarak ödenir. 2025 yılında Google, Play Store’da uygulama yayınlamak için geliştiricilerden yalnızca bir kez, 25 USD tutarında bir ücret talep etmektedir. Bu ücret, geliştiricilerin uygulamalarını Google Play Store’a yüklemelerine ve yayımlamalarına olanak tanır. Üyelik ücreti ödedikten sonra, geliştiriciler, Google Play Store üzerinden sınırsız sayıda uygulama yükleyebilirler. Bu, Google’ın sunduğu oldukça esnek bir model olup, tek bir ücret karşılığında geliştiriciler geniş bir platformda uygulamalarını paylaşabilir.

Google Play Store, geliştiricilere dünya çapında milyarlarca kullanıcıya ulaşma fırsatı sunar. Android cihazlarının büyük bir pazar payına sahip olması, uygulamaların küresel çapta erişimini mümkün kılar. Bu da, geliştiricilerin potansiyel olarak büyük bir kullanıcı kitlesine hitap edebileceği anlamına gelir. Üyelik ücreti yalnızca bir defa ödenir ve uygulamanın yayınlanması sürecinde herhangi bir ek ücret talep edilmez. Bu, Google Play Store’u daha erişilebilir kılar ve birden fazla uygulama yayımlamayı planlayan geliştiriciler için avantajlı bir model sunar.

Google Play Store’da Uygulama Yayınlamak İçin Diğer Gereksinimler

Google Play Store’a uygulama yayımlamak için geliştiricilerin belirli gereksinimleri karşılaması gerekmektedir. İlk olarak, geliştiricinin bir Google Play Console hesabına sahip olması gerekir. Bu hesap, geliştiricilerin uygulamalarını yüklemelerine, güncellemeleri yönetmelerine, kullanıcı yorumlarını takip etmelerine ve uygulama istatistiklerini görmelerine olanak tanır. Ayrıca, uygulamanın Google Play Store’a yüklenmeden önce belirli bir test sürecinden geçmesi gerekebilir. Google, uygulamaların mağazaya yüklenmeden önce gizlilik politikaları ve diğer yasal düzenlemelere uygunluğunu denetler.

Google Play Console üzerinde uygulama yüklemek, kullanıcı geri bildirimlerini almak, hata raporlarını incelemek ve uygulama içindeki performansı izlemek için çok sayıda analiz ve raporlama aracına erişim sağlanır. Ayrıca, geliştiriciler, Play Store üzerinden uygulama içi satın alımlar veya reklam gelirleri gibi monetizasyon seçeneklerini yönetebilirler.

Google Play Store Gelir Modeli ve Komisyon Oranı

Google, Play Store’da yayımlanan uygulamalardan gelir elde etmek için çeşitli yollar sunar. Bu gelir modelleri arasında, uygulama içi satın alımlar, reklamlar ve abonelikler yer alır. Google Play Store, uygulama içi satın alımlar üzerinden genellikle %15 ile %30 arasında bir komisyon alır. Bu komisyon oranı, uygulamanın türüne ve gelir modeline bağlı olarak değişebilir. Uygulama içi satın alımlar, kullanıcıların uygulama içinde ekstra içerikler, sanal ürünler veya premium özellikler satın almalarına olanak tanır. Google, bu tür satışlardan belirli bir komisyon alır ve geri kalan kısmı geliştiriciye öder.

Uygulama içi reklamlar da Google Play Store’un gelir modellerinden biridir. Geliştiriciler, uygulamaları üzerinden reklam göstererek gelir elde edebilirler. Google, bu reklam gelirlerinin bir kısmını alırken, geri kalan kısmı geliştiricilere iletilir. Google’ın sunduğu reklam platformlarından biri olan AdMob, geliştiricilere uygulamalarında reklam göstererek para kazanma fırsatı sunar. AdMob, banner reklamlar, tam ekran reklamlar ve video reklamlar gibi farklı reklam formatları sunarak geliştiricilerin kullanıcı etkileşiminden gelir elde etmelerini sağlar.

Uygulama İçi Abonelikler

Google Play Store, abonelik tabanlı gelir modeline de büyük önem vermektedir. Geliştiriciler, uygulamalarına abonelik özellikleri ekleyerek düzenli gelir elde edebilirler. Abonelikler, kullanıcıların belirli bir süre boyunca uygulamanın premium özelliklerine erişim sağlamalarını mümkün kılar. Google, aboneliklerden %15 ile %30 arasında bir komisyon almaktadır. Ancak, uzun vadeli aboneliklerde genellikle %15’lik komisyon oranı uygulanır. Abonelik tabanlı uygulamalar, özellikle içerik odaklı uygulamalarda popülerdir. Müzik, video, eğitim ve fitness gibi sektörlerdeki uygulamalar, kullanıcıları uzun vadeli aboneliklere yönlendirebilir ve bu model, geliştiricilere sürdürülebilir gelir sağlar.

Google, geliştiricilerin abonelik yönetimlerini kolaylaştırmak için Play Console üzerinden araçlar sunar. Bu araçlar, aboneliklerin yönetilmesi, kullanıcı analizlerinin yapılması ve gelirin izlenmesi gibi işlevleri içerir. Ayrıca, Google Play Store, geliştiricilere kullanıcılarını cezbetmek için farklı promosyon seçenekleri sunar. Örneğin, ücretsiz deneme süreleri veya indirimli abonelik teklifleri, kullanıcıları aboneliklere teşvik edebilir.

Komisyon Oranı Değişiklikleri ve Düşürülen Ücretler

2021 yılında Google, Play Store’da uygulama içi abonelikler üzerinden alınan komisyon oranını %30’dan %15’e indirdi. Bu değişiklik, özellikle küçük işletmeler ve bağımsız uygulama geliştiricileri için önemli bir fırsat yaratmıştır. Abonelik gelirlerinden daha düşük komisyon almak, geliştiricilere daha fazla gelir elde etme imkanı tanırken, Google’a da daha fazla uygulama geliştirmeye teşvik yaratmıştır. Bu, Play Store’daki rekabeti artırarak daha fazla kaliteli içeriğin platformda yer almasına katkı sağlamıştır.

Öte yandan, Google, bazı özel durumlarda daha da düşük komisyon oranları sunmayı planladığını belirtmiştir. Özellikle küçük işletmeler ve yerel geliştiriciler için uygulanan indirimli komisyon oranları, Google’ın platformunda daha fazla çeşitliliği ve yaratıcılığı teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

Google Play Store, uygulama geliştiricilerine dünya çapında erişim sağlama imkânı sunarak büyük bir pazar payına sahip olmasını sağlar. Play Store’da uygulama yayımlamak için geliştiriciler, yalnızca bir kez 25 USD’lik bir üyelik ücreti ödemek zorundadır. Bu düşük başlangıç maliyeti, yeni başlayanlar için Play Store’da uygulama yayımlamayı oldukça cazip kılar. Ayrıca, Google Play Store’un sunduğu gelir modelleri, uygulama içi satın alımlar, reklamlar ve abonelikler üzerinden geliştiricilere önemli fırsatlar tanır. Komisyon oranları %15 ile %30 arasında değişiklik gösterirken, abonelik gibi uzun vadeli gelir modelleri, geliştiricilerin sürdürülebilir gelir elde etmelerini sağlar.

Google, sürekli olarak geliştiricilere yeni araçlar ve fırsatlar sunarak, Play Store’u hem büyük hem de küçük uygulama geliştiricileri için cazip bir platform hâline getirmeyi sürdürmektedir.

App Store ve Play Store Arasındaki Farklar

App Store ve Play Store arasında bazı önemli farklar bulunmaktadır. Öncelikle, Apple App Store’un yıllık üyelik ücreti 99 USD iken, Google Play Store’un sadece 25 USD olan tek seferlik bir üyelik ücreti vardır. Bu, uygulama yayınlama sürecine başlama maliyetleri açısından Apple’ın daha yüksek bir maliyet sunduğunu gösterir.

Diğer taraftan, her iki platform da uygulama içi gelirlerden belirli bir komisyon alır. Ancak, bu komisyon oranları genellikle %30 civarındadır, ancak bazı durumlarda, örneğin uygulama içi aboneliklerde bu oran %15’e kadar inebilir. Hem Apple hem de Google, uygulama içi gelirlerden aldıkları komisyon oranlarıyla ilgili olarak, özellikle küçük geliştiriciler arasında zaman zaman tartışmalara konu olmuştur. 2021’de Apple, geliştiricilerinin %15 komisyon oranı ile uygulama içi satın alım yapmalarını sağlayacak yeni bir yapı geliştirmiştir.

Geliştiriciler İçin Diğer Maliyetler

App Store ve Play Store dışında, uygulama yayınlama sürecinde başka maliyetler de olabilir. Örneğin, uygulamanın tasarımı, geliştirilmesi ve test edilmesi gibi süreçler, geliştiriciye ek maliyetler getirebilir. Uygulama testlerinin yapılabilmesi için cihazlar ve yazılım araçları satın alınması gerekebilir. Ayrıca, kullanıcı geri bildirimlerine göre güncellemeler yapmak ve hata düzeltmeleri sağlamak da sürekli maliyetler doğurabilir.

Özellikle büyük uygulama projelerinde, üçüncü taraf API’lar ve hizmetler de kullanılıyor olabilir. Bu hizmetler için yıllık lisans ücretleri ödenebilir. Ayrıca, veritabanı barındırma ve bulut hizmetleri gibi altyapı maliyetleri de göz önünde bulundurulmalıdır.

Mobil uygulama geliştiricileri için Apple App Store ve Google Play Store, küresel anlamda en büyük iki platformdur ve her ikisi de uygulama yayınlama için farklı maliyet yapıları sunmaktadır. Apple, yıllık bir ücret talep ederken, Google, tek seferlik bir ücretle uygulama yayınlama imkânı sunmaktadır. Her iki platform da uygulama içi gelirlerden belirli bir komisyon alırken, geliştiricilerin bu ücretleri ve komisyonları hesaba katmaları önemlidir. Her platformun kendine özgü avantajları ve zorlukları bulunmakta olup, geliştiricilerin hedef kitlesine ve iş modeline uygun olan platformu seçmeleri, başarılı bir mobil uygulama stratejisi için kritik rol oynamaktadır.